inceleme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
inceleme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Mart 2017 Salı

Y Tu Mamá También (2001) filmi hakkındaki düşüncelerim


"Yok olurken... dünya da yok olurken, ölüm, tesadüfi olarak bir adım mesafede/ ötede/ beride dururken, bu ölümün peşinden/ önünden, facianın yanı sıra, hep beraber giderken... ortak hiçbir şeyleri olmayanların ortaklığında, ölümü -hayatı- anlamlandıracak bir duygudaşlık -karşılıklılık, tereddüt ve öfke-, kolektif bir hayatın imkânları doğabilir: Negatif ütopyalar, önce boşluğu görenlerin, boşluğu öne koyanların komününde yeşerir." [1]
Sessizliğin Anarşisi, Işık Ergüden

Y Tu Mamá También'i, birkaç ay önce, Zizek'in favori Criterion Collection[2] filmleri listesinde gördüğümde izleme listeme almıştım. İzleyebilmek bu geceye nasipmiş. Filmdeki, klasik, abazan ergen hezeyanlarını bir kenara bırakırsak eğer; bence asıl olarak, bir kadının trajedisini, yan hikayelerle harmanlayarak anlatıyor, bu film.

1 Mart 2017 Çarşamba

Dr. Strangelove (1964) filmi üzerine düşüncelerim


Dün öğle vakti, Stanley Kubrick'in, 2001: A Space Odyssey'den hemen önce çektiği Dr. Strangelove'ı izlerken hayatın ne kadar da pamuk ipliğine bağlı bir şey olduğunu, pek aşina olmadığım farklı bir perspektiften: siyasetçiler, rütbeliler, askerler ve savaşlar üzerinden görme olanağını buldum.

Kuşkusuz, savaşmayı seviyoruz. Ufak çaplı kişisel çatışmalar, hayatın tuzu biberi. Fakat büyük savaşlar sırasında, aslında büyük bir dünya savaşı aramamıza gerek yok; örneğin, basit bir kavgada bile, içimizdeki caniyane eğilimleri, bön yanımızı daha net anlayabiliyoruz. Peki ilerleme fikri, içimizdeki bu caniyane eğilimi söküp atabildi mi? Yoksa, sadece geçmişe göre, daha "incelikli" ve sistemli toplu kıyımlar yapabilmemize olanak mı sağladı?

17 Eylül 2016 Cumartesi

Tess (1979) filmi üzerine düşüncelerim


Farklı bir evrende hissettiren, farklı duyguları duyumsatan filmleri severim; Tess'te böyle bir film, geçtiği dönemi, 19. yüzyıl İngiltere'sini ne kadar yansıtmış bilemem. Fakat kesinlikle bambaşka bir atmosferi var.

İlk olarak Paris, Texas'ta gördüğüm, alman aktris Nastassja Kinski'nin baş rolünde oynadığı, İngiltere taşrasında geçen film, köylü kızı Tess'in, başından geçen dramatik olayları şiirsel bir dille işliyor. Pastoral bir iklime sahip olan film, Victoria devri İngiltere'sinde geçmesine rağmen çekimleri Fransa kırsalında gerçekleştirilmiş; Görsellik ve atmosfer olarak, Barry Lyndon'a benzetsem de, mekanlara sadık kalma hususunda gördüğünüz gibi birbirlerinden ayrılıyorlar.

4 Temmuz 2014 Cuma

Once Upon a Time in America Extended Türkçe Altyazı



Çocuklar servetlerini, sevgilerini ve hayatlarını paylaşmak için bir anlaşma yaptılar.
Erkekler, yoksulluktan güce yükselen bir rüyayı paylaştı.
Açgözlülük üzerine kurulan bir imparatorluk şiddet, ihanet ve hayaller.
Ölmeyi reddeden ve bir sır olarak sona eren hikâye.

Filmin bilinen bütün versiyonları: 2 Saat 19 dakika (Re-cut), 3 Saat 49 Dakika (Director’s Cut), 4 Saat 11 Dakika (Extended), 4 saat 29 dakika (Orijinal uzunluk)

Türkçe altyazı çalışması nihayet tamamlandı.
Uzun zamandır uzatılmış versiyonunun Türkçe altyazısını beklediğim Bir Zamanlar Amerika filminin altyazısı bir türlü çıkmayınca, çeşitli yerlerden yardım alarak çevirmeye başladım. Ve sonunda Once Upon a Time in America’nın (Bir Zamanlar Amerika) Extended versiyonun Türkçe altyazısının çevirisini bugün tamamladım.